info@huseyinpehlivan.av.tr | 0 232 501 20 20 | 0 232 441 55 58

KİME İNANALIM ?



KİME İNANALIM ?
15 Mayıs 2015 Cuma 01:34:35

Sevgili dostlar;

Sizler bu yazıyı okurken ben muhtemelen Brüksel’de olacağım. Ancak ülke olarak yoğun gündemli günlerden geçiyoruz. Partilerin seçim kampanyaları hızla devam ederken 13 Mayıs günü bir lokma ekmek uğruna kara toprağa giren ve ardında yüzlerce acılı insan bırakan madencilerimizi rahmetle andık. Bu akşam Miraç Kandilini kutluyoruz. Kandil vesilesiyle madencilerimize ve tüm şehitlerimize bir kez daha dua edeceğiz. İnanan tüm dostların kandili mübarek olsun.

Salı günü ise bir milletin yeniden doğuşunun ve kurtuluşunun, meşalesinin yakıldığı ve Cumhuriyetin temellerinin atıldığı Atatürk’ün Samsun’a çıkışı nedeniyle Gençlik ve Spor Bayramımızı kutlayacağız. Bu bayramın da 19 Mayıs 1919 ruhu içinde birlik ve beraberlikle kutlanması dileğiyle tüm dostlarımıza mutlu bayramlar.

Bu arada Türkiye Cumhuriyeti’nin 7.cumhurbaşkanı Kenan Evren vefat etti. Bu vefat haberi benim bu haftaki yazıma konu bulmamı sağladı. Aldığımız dini eğitim ve aile terbiyesi gereği hiçbir ölünün arkasından kötü bir laf etme alışkanlığımız olamaz. Kendisini tarih ile birlikte toplum ve özellikle 45-50 yaş sınırının üstünde olanlar daha iyi yargılayacak ve değerlendirecektir.

Benim asıl bahsetmek istediğim konu başkadır.Kenan Evren’in ölümü üzerine internetten geçmiş yıllarda kendisinin düzenlediği mitingleri ve toplantıları seyrettim. Yaptığı konuşmaları dinledim. Gördüğüm şu ki, şu anda onun topladığı kalabalıkları kimsenin toplaması mümkün değil. Mitinglerde yer gök insan kaynıyor ve insanlar tezahüratlarla yeri göğü inletiyor. Nitekim hazırlattığı Anayasanın % 90’ı aşan bir oyla kabul edilmesi de bu sevginin kanıtı. Zira baskı ile veya başka şekilde böyle bir oranı yakalamak mümkün değil .Ayrıca toplumda ismi Evren olan bir çok insanın 1980 ve sonrası doğumlu olduğu da inkar edilemez bir gerçek.

Peki şimdi ne oldu? Bu kadar peşinde koşulan bir lider öldüğünde arka arkaya açıklamalar geldi. Cenazesine partiler ve resmi kuruluşlar katılmadı. Parlamentoya götürülmedi. Halktan katılım olmadı. İlaveten bir çok kötü açıklamalar ve değerlendirmeler yapıldı. Bunların doğruluğu yanlışlığı elbette tartışılır.

Ama asıl tartışılması gereken o kişinin güçlü zamanında yüz binlerin  katıldığı mitinglerden sonra belki de 100 kişinin katıldığı bir törenle defnedilmesi gerçeği. Burada bizim toplumumuzun maalesef güce meraklı olan ve gücün arkasından giden bir anlayışa sahip olduğu ortaya çıkıyor.

Rahmetli babam Adnan Menderes’in idam edildiği gün tesadüfen Menderes’in memleketi olan Aydın’da olduğunu ve toplumda en küçük infial görmediği gibi herkesin normal yaşantısında olduğunu anlatarak bu gerçeği üzülerek belirtmişti. Gerçekten de tarihi kaynaklara göre ihtilalden birkaç ay önce İzmir’de 200.000 civarında insana konuşma yaptığı söylenen ve hatırladığım kadarıyla bir seçimde % 57 oy alan  Menderes’in ölümünde veya yönetimden uzaklaştırılmasında kimsenin tepki göstermemesini anlamak mümkün değil.

Yine aynı şekilde seçimlerde % 54 oy oranına kadar yükselen Süleyman Demirel veya % 43 oy oranına yükselen Bülent Ecevit ile ilgili de toplumun kendilerine darbe dönemlerinde sahip çıktığı söylenemez. Zira darbe dönemlerinde darbeyi yapanın yanında yer alan toplumumuz daha sonra bu liderlerin eline yeniden güç geçtiğinde bu defa bunların yanında yer alabilmiştir.

Bu durumda bir vatandaş olarak kime ve toplumun hangi davranışına inanacağımız meçhul. Seçimlerde % 57 oy alan Menderes’e oy veren halka mı inanalım? Yoksa bu lider asıldığında sesini dahi çıkarmayan topluma mı inanalım? Veya Demirel, Ecevit, Erbakan,Türkeş gibi liderler yönetimden uzaklaştırıldığında sessiz kalan topluma mı, yoksa onlara % 50’nin üzerinde oy veren topluma mı inanalım? Son örnek Kenan Evren tarafından hazırlatılan anayasaya % 93 civarında oy veren topluma mı inanalım, yoksa cenazesine dahi katılmayan topluma mı inanalım? 

Ben kime inanacağımı şaşırdım.Sizce kime inanalım.ne dersiniz…?? Herkese iyi haftalar..

Not: Yurt dışında edindiğim izlenimleri de ekleyerek gelecek hafta seçimle ilgili fikirlerimi ve öngörülerimi yazmak istiyorum.